Levent Üzümcü 2014 Ekim’inde Hürriyet’ten Aynur Yolcu’ya verdiği röportajda; Bir Yaz Gecesi Rüyası’nı işaret ederek, “Şehir Tiyatroları’nın 100. yılına selam niteliğinde bir proje hazırlıyoruz. Benim için çok önemli çünkü Şehir Tiyatroları benim yuvam. Her ne olursa olsun öyle de kalmaya devam edecek” demişti. O oyunla daha sonra ‘en iyi erkek oyuncu’ ödülünü de kazanan Üzümcü, 2013 yılında Sosyalist Enternasyonal’de yaptığı konuşmada dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ’ı eleştirdiği, basına verdiği demeçler ve sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar gerekçe gösterilerek sevk edildiği İstanbulBüyükşehir Belediyesi Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla o yuvadan koparıldı.
İşte o röportaj…
“Bir Yaz Gecesi Rüyası” oyunundan bir kare..
MEMET ALİ ALABORA’DAN SONRA LEVENT ÜZÜMCÜ
‘Gezi’ sürecinde attığı tweet nedeniyle hedef gösterilen ve hâlâ ‘gönüllü’ sürgün durumunda olan Memet Ali Alabora’dan sonra sanat dünyasındaki son hesap da Levent Üzümcü’ye kesilmiş oldu. Alabora’nın annesi Betül Arım’a bunu hatırlatıyorum: ‘Günün birinde bunların hepsinin hesabı verilecek. En önemli şey vicdanlarda hesap verilecek’ diyor.
‘DARBE DÖNEMİNİ SAYMAZSAK…’
Karara bütün yönetimiyle karşı çıkan Şehir Tiyatroları Sanat Yönetmen Yardımcısı Engin Alkan, ‘Darbe dönemini saymazsak ilk kez bir oyuncunun siyasi düşünceleri nedeniyle görevine son verildi’ diyerek durumun ciddiyetini gözler önüne serdi. Alkan’ın bahsettiği 12 Eylül 1980 darbesini izleyen günlerde, meşhur ‘1402’ sayılı yasa uyarınca kurumdaki görevine son verilenler arasında usta aktör Erdal Özyağcılar da vardı.
ERDAL ÖZYAĞCILAR: 35 YILDIR VATAN HAİNLİĞİNE DEVAM EDİYORUM
Radikal’e konuşan usta oyuncu o günler için, “12 Eylül faşizmi İstanbul Şehir Tiyatroları’nı da vurmuştu. 1402’likler ‘Vatan Haini’ olarak tiyatrodan atılmıştı aralarında ben de vardım. 1980-2015 yılları arasında yaklaşık on filmde, bir o kadar tiyatro oyununda, on beş dizi film projesinde 35 yıldır ‘Vatan Hainliği’ne devam ediyorum. Levent Üzümcü kardeşime selamlar. Yolu açık olsun!”
Erdal Özyağcılar
RUTKAY AZİZ: ‘LEVENT ARKADAŞIMIN ONUR ÖDÜLÜNÜ KUTLUYORUM!’
Bir dönem Avrupa Yakası dizisinde birlikte çalıştıkları Rutkay Aziz de kararının siyasi olduğuna vurgu yaparken Şehir Tiyatroları’ndaki mesai arkadaşlarının gösterdiği dayanışma ve ‘teslim olmayacağız’ kararlılığının önemli olduğunu söylüyor: “Şehir tiyatrolarının öncelikle Levent’e yapılan bu uygulama tartışmasız siyasi bir karardır ve iktidarın yaşamın her alanında sıkça oynadığı geleceği olmayan talihsiz bir oyun olarak nitelendiriyorum. Bunlar; yok etme, yıldırma, gözdağı verme hatta daha da ileri giderek hedef gösterip neredeyse linç etmeye dönük politikalar. İstanbul Şehir Tiyatroları’ndaki arkadaşlarımın gösterdiği dayanışma ‘teslim olmayacağız’ kararlılığı da çok önemli ve asıl önemlisi salt tiyatroda değil hayatın bütününde teslim olmamak. Levent arkadaşımın ihraçla gelen onur ödülünü kutluyorum.”
Rutkay Aziz
BETÜL ARIM: DAVAYI MUTLAKA KAZANACAĞINA İNANIYORUM
Şehir tiyatrolarına 31 yılını veren Betül Arım, “Sanatçılar çalıştığı kurumlar gibi düşünmek, onların politikalarını desteklemekle de mi yükümlüdür?” sorusuna “Asla” diyor, “Sanatçı özgür bir beyindir. İnsan öyledir zaten sanatçı bin misli öyledir. 12 Eylül dönemi hariç hiçbir sanatçı düşüncelerinden dolayı bu kurumdan atılmadı. Ben de bu kurumun 31 yıllık bir çalışanıyım. Memuriyet Yasası’na da aykırı bu zaten. Levent’in davayı mutlaka kazanacağına inanıyorum. İhracının konuşulduğu günlerde yılın en başarılı erkek oyuncusu seçilmişti biliyorsunuz. Bir kez daha çalıştığı kurum olan şehir tiyatrolarını onurlandırmıştı. İktidarlar gelir geçer, sanatçılar ve eserleri kalır. Bu kararın geri alınması için Şehir Tiyatrosu’nun gerçek sahibi olan halk ve bütün sanatçılar buna karşı çıkmalılar. Levent Üzümcü yalnız değildir ve mutlaka geri dönecektir. 12 Eylül’de mağduriyet yaşayan diğer sanatçıların döndüğü gibi… Hepimiz onun yanındayız.”
Memet Ali Alabora’dan sonra sanat dünyasında, ‘Gezi Hesabı’nın çıkarıldığı ikinci isim oldu Üzümcü, onu hatırlatıyoruz Arım’a yanıtı, “Günün birinde bunlarının hepsinin hesabının verileceğini söylüyor. En önemli şey vicdanlarda hesap verilecek” oluyor.
SUMRU YAVRUCUK: LEVENT BİR VATANDAŞ OLARAK İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE SAHİP ÇIKMIŞ
Yıllarca Devlet Tiyatrosu bünyesinde de görev alan usta oyuncu Sumru Yavrucuk da şunları söylüyor, “Vatandaş olmanın en temel haklarından biri ifade özgürlüğüdür. Bu hakkı kullanmanın hiçbir şekilde mesleki bir ayırt ediciliği olmamalı. Levent, bir vatandaş olarak ifade özgürlüğüne sahip çıkmış; duygu ve düşüncelerini ifade etmiştir. Görevi sırasında tespit edilen herhangi bir kusuru olmadığı halde kurumdan bu gerekçeyle uzaklaştırılması büyük bir ayıptır, utançtır. Bu denli ağır bir cezanın karşısında kenetlenerek onu yalnız bırakmamak, bundan sonraki ifade özgürlüklerimize de sahip çıkmak anlamını taşıyacaktır.”
Sumru Yavrucuk