‘Heybesi hayat dolu’ Necip Fazıl

Ödül töreni 25 Aralık Cuma akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı törenle sahiplerini bulacak. Necip Fazıl Ödülleri’ne bu yıl şiirde Cevdet Karal, hikayede Sibel Eraslan, tercümede Senail Özkan, fikir araştırmada İlhan Kutluer, Saygı Ödülü’nde ise Rasim Özdenören ödüle layık görüldü.  Ödüller, aydınlar arasında da ilgiyle takip ediliyor. Necip Fazıl üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan ve ‘Bir Neslin Üstadı Necip Fazıl Kısakürek’ (Hat Yayınları) adlı biyografi kitabının yazarı Hüseyin Yorulmaz üstadı Star okurları için değerlendirdi.

Necip Fazıl 1940’lı yıllardan beri birkaç nesle üstadlık etmiş bir öncüdür.  Şiirden tiyatroya, hikâyeden romana kadar birçok alanda kalem oynatmış bir kalem ustası. Çıkardığı dergilerin hem patronu, hem editörü, hem de yazarı. Eğer Büyük Doğu cemiyetleşme sürecinden sonra partileşme aşamasına geçseydi bugün onu bir parti lideri olarak da anacaktık. O bir öfke adamı. “Hiçbir değeri yok, öfkesi yok imanın” sözü ona ait. Sanatını davası için bayraklaştıran, davadan yoksun sanata kutsiyet atfedenlere “çelik çomak” muamelesi yapan bir sanatkâr. Herkesin göklere çıkardığı şairliğini “cücelere” verir, gözlerini daha yükseklere dikerek, “biricik meselem, sonsuza varmak” diye özetler amacını. “Heybesi hayat dolu”dur ve minicik gövdesine Kafdağını yükler. Çünkü büyük doğum sancıları çeken “arşa gebe” bir sanatçıdır. Kendi ifadesiyle, “Ona sahip olduğu için hiçbir şeyden mahrum değil, Ondan mahrum olan neye sahiptir.” Bu kadar güven duygusuna sahip bir insan. Muktedirler karşısında susmamayı bu nesil ondan öğrendi.

Edirne’den Van’a kadar bütün bir Anadolu’yu karış karış dolaştı, o zamanın şartlarında üç milyon kişiye ulaştı. Konferansların etkisini anlatırken şöyle der: “Serseri kuşlar gibi ağzımızdan kayalara serptiğimiz tohumlar, Anadolu steplerinde meğer gür ormanlar yetiştirmiş.” Ona göre Anadolu gençliği, “sadece demetlenmesini bekleyen buğday yığınları halinde muazzam bir hasat manzarası” arzediyordu. Üstad bugün geride 100’ün üzerinde eser bırakmıştır. Kendisinde Büyük Doğu nesline aidiyet hisseden gençler için bu kitaplar hemen elinin altında sayılır.

STAR’A TEŞEKKÜRLER

Star gazetesinin iki yıldan beri düzenlediği ödül töreninin Üstadın yeni kuşaklar tarafından tanınmasında ve gündeme gelmesinde önemli bir katkısının olduğuna inanıyorum. Necip Fazıl Kısakürek adına düzenlenen bu ödül aslında Üstad için bir iade-i itibardır. Ölümünden sonra uzun bir süre sessizliğe terkedilmiş ve üniversitelerde onunla ilgili çalışma yapılmamıştır. Bu kadirşinas davranışından dolayı emeği geçenlere teşekkür ediyorum.