BBP lideri Destici: ‘Cumhur ittifakı’nda ismimizin olmaması bizim kararımız

BBP Umumi Başkanı Mustafa Destici, 24 Haziran seçimlerinde AK parti listelerinden kendisinin de namzet olacağını söyledi. NTV'de soruları yanıtlayan Destici, 'cumhur ittifakı'nda isimleriyle yer almamalarını da kendi kararları olarak açıkladı.

24 Haziran seçimlerine 48 gün kaldı ve bu seçimlerde Türkiye yeni bir deney yaşayacak.

‘Cumhur ittifakı’nda yer alacak olan BBP Umumi Başkanı Mustafa Destici, NTV’den Özgür Akbaş'ın sorularını yanıtladı.

Protokolde "BBP de bu ittifakın bir parçası konumundadır" deniyor ama ittifakta logonuz olmayacak, ittifak metnine imza da atmadınız. BBP ittifakta nasıl yer alacak? 

"İlk kere iki seçim bir arada olacak. İlkler yaşanacak. BBP olarak 16 Nisan’da 'evet' dedik ve sistemin değişmesine katkıda bulunduk. Sözde parlamenter sistem; 12 Eylül darbecilerinin ürünü olan bir sistem vardı. Bunun değişmesi gerekiyordu, Türkiye’nin önünü tıkıyordu. Hem yönetimde istikrar hem de temsilde hak sağlanacak. Şimdi bunları sağlama imkanı oldu. Buna ‘hayır’ diyenler bugün ittifak yaptılar ve mecliste temsil imkanı olmayan bütün partiler buna kavuştular.

Biz sadece ittifak anayasa değişikliğine değil ahenk paketine de destek verdik. Seçimler yapılırken de seçim güvenliğiyle ilgili maddelerin de faydalarını göreceğiz. Gerekli değişikliklerdi.

 (Anayasa Mahkemesi esastan inceleyecek) Olumsuz bir şey çıkacağını düşünmüyorum. Biz de inceledik ve seçimleri tamamen güvenli hale getirmek için yapıldığını gördük. Türkiye’de seçimler zaten güvenliydi. Şimdiden seçime gölge düşürme çabaları var bundan ırak durulması lazım.

Seçimlerin erkene alınması da olumlu. Alınması gereken kararlar var ve seçimin bitmesi, Türkiye’nin önüne bakması lazım. Seçim tartışmaları bitmeli.

 Biz BBP olarak ittifakta nasıl yer alacağımzı kurullarımızda görüştük. Sayın Cumhurbaşkanı amblemimizle de yer alabileceğimizi söylediler. İyi niyetli ve yapıcıydı. Sayın Bahçeli hem referandum hem de ittifak çağrısı yaptı ve kendisine de teşekkür ediyorum. Siyasi partilerin önünü açtı ve meclisin güçlenmesine sebep oldu ittifak yasası.

Tartıştık ve değerlendirdik; Hak ve Kalkınma Partisi listelerinden seçime girme noktasında karar aldık. Görüşmeler gerçekleşti ve BBP artık ‘cumhur ittifakı’ içerisindedir. Adımız ve amblemizle değil ama AK Parti listelerinde yer alacağız. İsim ve amblem konusunda biz karar verecektik ve yetkili kıurulalarımızdan bu karar çıktı.

(Kaç kontejan ve siz namzet olacak mısınız?) Biz bir pazarlık içine girmedik. Ülkemizin içinde bulunduğu koşulları da göz önünde bulundurduk. Bizi, kamuoyunu ve camiamızı tatmin edecek bir şekilde sonuçlanacaktır. Sayılar üzerinde takılıp kalmanın bir yararı yok. Önceliğimiz Türkiye’nin, milletin, Türk ve İslam coğrafyasının kazanması. BBP kurumsal olarak meclise taşınacak, bu önemli. Hem ‘cumhur ittifak’ı’ hem de bu ittifakının cumhurbaşkanı adayı kazanacaktır. Öncelik, kaç milletvekliliyle BBP’nin temsil edileceği değil yurt ve milletin geleceği. İnşallah ben de namzet olacağım. 

(O vakit bakan ve reis yardımcılığı beklemiyorsunuz) Böyle bir görüşmemiz ve talebimiz olmadı. ‘Cumhur ittifakı’nın başarılı olması konusunda en üst seviyede nasıl katkı vereceksek onun için çalışacağız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim kampanyasında BBP nerede olacak, nasıl destek verecek? 

"BBP olarak bütün idare kadrolarıi örgüt birimleri, Alperen Ocakları, gençlik teşkilatlaRImız ve Avrupa’da gönül bağı içinde olduğumuz derneklerle sahada olacağız. Sayın Erdoğan’ın seçilmesi noktasında elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bütün seçim çevrelerinde çalışacağüız ‘cumhur ittifakı’ için. Uyumlu bir çalışma gerçekleştireceğiz. Kendi yürüteceğimiz çalışmalar da olacak ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın kampanyasında da üzerimize düşeni gerçekleştirceğiz. Arzu edilirse Sayın Cumhurbaşkanı’nın mitinglerine de katılırım. Bunlar henüz konuşulmadı. Ayın 21’inde listeler verilip seçim beyannameleri hazırlandıktan sonra, kanaatim odur ki, ayrı yapacağımız ve birliklte yürüteceğimiz çalışmalar olacaktır. 

Cumhurbaşkanı adayları netleşiyor, nasıl bir yarış yaşanır? 

Demokratik ve güzel bir yarış olur. Bu 16 Nisan referandumunun bir sonucu. Referandum yapılmamış ve ahenk yasası çıkmamış olsaydı, Saadet Partimizin umumi başkanının böyle bir şansı yoktu. Halkın yönetime katılması işte bu. Bunun sonuçlarını yaşıyor Türkiye. 

İddiaları, 'yeni sistem meclisi etkisiz hale getiriyor' şeklinde. Bu külliyen doğru değil. Öyleyse bu mücadele, bu ittifaklar niye. Bu sistemle beraber TBMM asli vazifesiyle beraber daha da güçleniyor. Bu yeni sistemin kıymetini bilip, bunun devam etmesi noktasında bütün ittifaklarda bulunanlar, öbür siyasi partiler, bütün adaylar destek olmalı. Buradan art dönmek laf konusu değil. Bunun için anayasa referandumu lazım ve bu olası görünmüyor. Benim gördüğüm, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimi birinci turda kazanacak ve 'cumhur ittifakı' da mecliste çoğunluğu elde edecek. Hele ki, HDP’nin barajı aşmadığı bir noktada, anayasa değişlikliğinin üzerinde bir mebus sayısıyla seçimi galip bitirecekltir diye düşünüyorum.